ENVER KANUNU

ENVER KANUNU
  • 26 Eyl 2014
ENVER KANUNU

Enerji ülkeler için hayati öneme sahiptir ve ülkelerin en önemli sorununun enerji olduğunu söyleyebilirim. En basitinde, evlerde ısıtma ve soğutma için enerji kaybı 8-10 milyar dolar. Diğer elektrikli ev aletleri kaybından bahsetmiyorum bile. Taşımacılıkta, endüstrideki enerji kayıpları başlı başına bir problemdir. 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu'na (ENVER Kanunu) ve Nisan 2007'de kabul edilen ilgili yönetmeliklere göre, inşa edilecek tüm yeni binaların yalıtılması gerekmektedir. Başka bir deyişle, belediyeye bir inşaat ruhsatı için başvurduğunuzda, binanın elektrik projesi, sıhhi tesisat projesi, atık su tesisatı projesi vb. Binanın yanında enerji projesi olacaktır. Aslında, 20.000 metrekareden büyük binalar için, bir kişi o binanın BİNA ENERJİ MÜDÜRÜ olarak atanacak ve Binaların Enerjisi sertifikalandırılacaktır. 

Türkiye'de yaklaşık 15 milyon yalıtımsız mevcut bina var. Yasaya göre, bunlar MANTO ile 10 yıl içerisinde yalıtım malzemeleriyle yalıtılmalıdır. Yasanın kabul edildiği tarihe bakarsak, üç yıl kaldı ve ben apartman yöneticilerinin dikkatini çekmek istiyorum. Eski apartman dış cephe boyalarını almadan önce bu kanunu alın ve okuyun ve dış boyayı veya başka malzemeyle yenilemek yerine, hem yeni kanuna uyun hem de tüm ısıtma ve soğutma faturalarından yarı yarıya kurtulun. Evet, inanması zor, ama gerçek. Doğru MANTO sistemleri ile eski ve yeni binalarımızda ısıtma ve soğutma giderleriniz yarı yarıya azalır. Bu arada, devletin ısı yalıtımı olacak eski binalara yönelik bir teşvik sistemi var ve bunu yakından takip ediyor.

Hem küresel ısınmaya katkıda bulunmamak adına hem de fabrikalarımızda, evlerimizde tasarruf etmek için var mısınız? İnsanlarımız için örnek teşkil etme görevi olan sanayicilerin böyle bir sorumluluğa sahip olduğuna inanıyoruz. Aslında, enerji fiyatlarının belirgin şekilde arttığı noktada kılıflama neredeyse zorunludur. Ancak, bilgi yeterince yapılmadığından, ısı yalıtımı (kılıflama) harcamalarının 3-4 yıl içinde tasarrufla geri dönmesi, tasarrufların azalmasından dolayı dikkat çekmektedir. Aslında, fabrikalarımızdaki tüm makinelerimizi incelemeye ve enerji tasarrufu yapmaya ihtiyaç var. Ancak, sembolik önemi nedeniyle fabrika binalarımızın yalıtımı ve dolayısıyla enerji tasarrufu hakkında konuşuyorum. Ülkemiz enerji açısından çok kırılgan. Rusya herhangi bir krizde İran gazını kestiği anda çaresizlik içinde elektrik üretemediğimizi veya ısıtamayacağımızı öğrendik. Şimdi ekonomik krizden faydalanma ve görüşlerini değiştirme zamanı. Francis Fukuyama'nın ünlü “endizmi, politik yapılanmanın sonu değildi, ama tüketimin çılgına yükselen küreselleşmenin sonu“ tüketin, tükettiğiniz gibi varsınız ”oldu. Bundan sonra, yeni standartlar tüketim ekonomisi tarafından değil tasarruf ekonomisi tarafından belirlenecek. Tüketimi ne kadar azaltabilirsek, o kadar fazla var olabiliriz. 2011 yılında tek cep telefonu ithalatımız 1,7 milyar dolardı. Tüketim çılgınlığı budur. Türk halkı tasarruf anlamında sınıfta kalıyor ... Türk halkı bu “CARPE DİEM” anlayışı ile ne kadar ileri gidebilir?

M.Ö. 428-347 yılları arasında yaşamış olan ve o yılların bakir ve tükenmemiş dünya kaynakları karşısında bile yaşayan PLATON, “en önemli şey, hayatta en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymak” dır. felsefi bir söylem ile insanların dikkatine gerçekler. Isı, su, ses ve ateş İzolasyon Derneği (İZODER) Başkanı Sayın Levent Ürkmez bu konuda ne söylediğini görüyor: Eylül 2000'de yapılan bina sayımı, Türkiye'nin 16 milyon 235b 830 binası tespit edildi. Bu tarihten sonra, mevcut binaların bazılarında kılıf olarak adlandırdığımız ısı yalıtım uygulamaları yapıldı. 15 milyon bina hala yalıtılmalı. 2007 yılında, ithal edilen 36 milyar dolarlık enerjinin üçte biri ısıtma veya soğutma amacıyla binalarda tüketilmiştir. Türkiye'deki tüm bina yalıtım standartlarına uyum sağlamak, asgari yüzde elli enerji tasarrufu sağlayabilecektir. Parasal değeri 8 ile 10 milyar dolar arasında. Öyleyse binalarımızı kılıf uygulayarak yalıtırsak, cebimizde o kadar çok para kalabilir. Tüm endüstriyel arkadaşlarımı buradan aramak istiyorum; Tasarruf, özellikle enerji tasarrufu sosyal bir projedir, enerji içermeyen ülkemiz için hayati öneme sahiptir. ENVER projesini birlikte destekleyelim, toplumumuza örnek olalım, standartlarımıza göre mevcut binalarımızı mantolayalım ve her zaman yalıtım ve yalıtımın önemini koruyalım. Makinelerimizin enerji verimliliğini fabrikalarımızda sağlayalım.